Altınoluk Dergisi, 1988 – Temmuz, Sayı: 029, Sayfa: 035
Geçen sayımızda Peygamberimize ve diğer peygamberlerle büyük meleklere tazim için kullanılan salat ü selam cümlelerinden ve bunun anlam ve öneminden bahsetmiştik. Bu sayımızda sahabiler, alim ve arifler hakkında kullanılan dua ve tazim cümlelerinden bahsedeceğiz.
Sahabe-i kiram hakkında genellikle radıyallahu anh (kadın sahabiler hakkında -radıyallahu anha-) cümlesi kullanılır. “Allah ondan razı olsun” anlamını taşır. Yazılarda (r.a.) rumuzuyla da gösterilen bu deyim, sahabilerden sonra gelen tabiin neslinin büyükleriyle mezhep imamları hakkında da kullanılır. Babası da sahabi olan sahabilerin adı geçtiğinde radıyallahu anhüma denilir. Abbas -radıyallahu anhüma- gibi.
Hakk’ın rahmetine kavuşmuş İslam alimlerinden bahsederken rahmetullah “Allah ona rahmet eylesin” veya rahmetullahi aleyh “Allah’ın rahmeti üzerine olsun ” denir. Bu suretle hem adını andığımız zata, hem de adının anıldığı meclise rahmet vesilesi olur. Çünkü “salihlerin adının anıldığı yere ilahi rahmet iner.” -Rahmetullahi aleyh- cümlesi (r.h.) şeklinde yazıldığında -radıyallahu anh- ile karışmamış olur.
Hayatta bulunan İslam büyükleri ve alimler hakkında sellemehullah “Allah ona selamet versin” deyimi kullanılarak dünyevi ve uhrevi her türlü musibet ve felaketten uzak kalmasına dua edilmiş olur.
Dünyasını değişmiş, ebedi aleme göçmüş bulunan arifler ve veliler hakkında kaddesallahu sırrah veya kuddise sirruh deyimleri kullanılır. Bunun anlamı: Allah onun ruhunu yüceltsin, değerini artırsın, makamını yükseltsin” demektir.
İslami bir gelenek haline gelen bu dua ve tazim cümlelerini kullanmayı alışkanlık haline getirmek islami olduğu kadar insani bir görevdir.